Amerika menşeli insan hakları organizasyonu Freedom House’un raporuna göre Estonya dünyanın teknolojik olarak en gelişmiş ülkelerinden birisi.

Geniş internet kullanımı, yaygın e-ticaret ve e-devlet hizmetleri ile Estonya özgür ve serbest internet açısından bir model haline gelmiş durumda.

Estonya’nın altyapısı, 1991 yılında bağımsızlığını kazandığında adeta felaket durumdaydı. Neyse ki ülkenin yeni liderleri ekonomik gelişimin sürdürülmesi için iletişim teknolojilerine büyük önem verdiler.

1992 yılında ülkedeki ilk internet erişimi Talinn ve Tartu’daki akademik kurumlarda sağlandığında hükümet, 2000 senesine kadar ülkedeki tüm okullara internet erişimi sağlamayı planlayan Tiger Leap projesi üzerinde çalışmaya başlamıştı bile.

Bu program sayesinde ülkenin genel teknolojik rekabet seviyesinde hızlı bir artış sağlandı. Günümüzde Estonyalıların teknoloji konusundaki bilgilerinin odak noktası basit noktalardan ziyade güvenlik, anonimlik, gizli bilgilerin korunması ve vatandaşların internet hakları gibi konulara kaymış durumda.

Bunlara ek olarak, 2013 senesine geldiğimizde ülkedekilerin çoğu şirket yönetme ve e-devlet gibi işlemlerini online olarak halledebiliyorlardı. Bankacılık işlemlerinin %97’si internet bankacılığı üzerinden halledilebiliyordu ve insanların yüzde 95’, vergilerini elektronik olarak beyan edebiliyordu.

İnternet ve cep telefonu kullananların sayısı da özellikle geçtiğimiz 20 yılda hızla arttı. 2014 senesine geldiğimizde insanların %84’ü internet sahibiydi. Aynı zamanda 2 milyondan fazla cep telefonu hattı üyeliği mevcuttu.

İlk kamuya açık Wi-Fi alanı 2001 senesinde hayata geçirildi. Bu tarihten itibaren hükümet mobil veri ağı konusunda büyük gelişme kaydetti. 2011 yılında ülkede toplam 2,440 adet ücretsiz ve onaylı Wi-Fi bağlantısı vardı. Kafeler, oteller, hastaneler, okullar ve hatta benzin istasyonları dahi ücretsiz internet ile donatılmıştı.