45 yaşındaki avukat David Dixon siber güvenlik alanında uzmanlaşan bir avukat. Estonya’da e-vatandaşlığın avantajlarından haberdar olur olmaz harekete geçiyor ve işlemlere başlıyor. Sadece bir form dolduruyor, 50 Euro ödeme yapıyor ve elçiliğe uğrayıp birkaç parmak izi bırakıyor. 3 haftadan kısa bir süre içerisinde e-vatandaş olarak şirket kuruyor. Dixon’ın Estonya’da e-vatandaşlık hakkında şunu belirtiyor:

“Online şekilde kuruluş belgelerimi hazırlayıp sadece 5 saat içerisinde şirket kurabilmiştim!”

E-vatandaşlık programının iletişim direktörü Katri Gosmer ise şunları belirtiyor:

“Sadece bu sistem sayesinde Estonya’ya 300’den fazla şirket giriş yaptı. Şirketinizi online olarak yönetebiliyorsunuz. Yerel bir yöneticiye dahi ihtiyacınız yok. Üstelik Estonya’da bir banka hesabı dahi açabiliyorsunuz. Tüm bunlar o kadar basit ve sorunsuz şekilde hallediliyor ki.”

Eğer tüm işlerinizi Estonya dışında yapıyorsanız Estonya’da vergi dahi ödemezsiniz. Ancak, işinizi Estonya’da işletiyorsanız IRS sisteminden daha da basit bir sistem üzerinden bir takım vergiler ödemeniz gerekiyor. Gosmer’in tahminlerine göre yıl sonuna kadar 8,000 kişi e-vatandaş olmuş olacak. Tabi ki e-vatandaşlar normal vatandaşlarla tamamen aynı haklara sahip olamazlar. Ancak, bürokrasi ve yorucu işlerin çoğundan kurtulmuş olacaklar.

Gosmer, Estonya’nın bu hızlı gelişimini tamamen teknolojiye adanmışlığa bağlıyor. Bağımsızlığını ilan ettiği günden bu yana teknolojik gelişim için büyük yatırımlar yapan Estonya bu gelişmişliğini diğer ülkelerden çok daha hızlı şekilde arttırıyor.