Estonya 2004’ten bu yana AB ve NATO üyesidir. Bu organizasyonlara üye olmak demek aynı zamanda yatırımcılara uzun vadeli istikrar garantisi verebilmek demektir. Tarih boyunca Estonya’nın komşusu Rusya ile ilişkileri hep karışık olmuş olsa da konu iş olduğunda bu ilişkiler son derece sağlamdır.

Estonya ekonomisindeki istikrarın başlangıcı 1992’de bağımsızlığını ilan edip para birimini Alman Mark’ına çevirmesi ile başladı. Bu tarihten sonra ekonomide hızlı bir gelişme yaşandı. Bu büyük ekonomik gelişmeye rağmen ülkenin döviz oranı ise aynı kaldı. 1 Ocak 2011 itibariyle ise Estonya Euro para birimine geçti.

Estonya’daki istikrarın önemli köşe taşlarından biri de dengeli bütçe politikası oldu. Bu politika farklı hükümetler tarafından istikrarlı şekilde korundu. Bu sayede Estonya Avrupa içerisinde en düşük borca sahip ülkedir. Aynı zamanda bankacılık sistemi de iş döngüsüne sağlam bir yapı sağlamaktadır. Estonya’nın önde gelen bankaları İskandinav ülkelerine ait bankalardan oluşmaktadır.